Beni Neden Sormazsınız

Nasrettin Hoca, bir köyde vaaz veriyormuş.
Laf arasında Hazreti İsa'nin gögün dördüncü katında olduğunu söylemiş...
Vaazdan sonra, bir kadin Hoca'ya yanaşmış :
Nasrettin Hoca, bir köyde vaaz veriyormuş.
Laf arasında Hazreti İsa'nin gögün dördüncü katında olduğunu söylemiş...
Vaazdan sonra, bir kadin Hoca'ya yanaşmış :
Yağmurlu bir günde Nasrettin Hoca pencereden dışarı bakarken komşusunun koşa koşa yağmurdan kaçtığını görür pencereyi açar :
-Hey Ahmet Efendi, birde hacı olacaksın rahmetten kaçılır mı?, der.
Zavallı adam eli mahkum sırılsıklam olur.
Ertesi gün hocanın komşusu hocayı yağmurdan kaçarken görür ve hocaya bir ders vermek ister :
-Hoca Hoca dün bana diyordun bugün sen neden rahmetten kaçıyorsun?, der.
Hoca hiç durmadan yoluna devam eder ve komşusuna şöyle der :
-Ben rahmetten kaçmıyorum sadece Allah'ın rahmetine basmamak için çabalıyorum.
Nasreddin Hoca bir cimri tanıdığının evine gittiğinde tanıdığı ona bayat ekmek ile bir tabak bal ikram etmiş.
Nasreddin Hoca bayat ekmeği dişi kesmeyince sinirinden balı kaşıkla yemeye başlamış.
Ev sahibinin gözü yerinden oynamış :
-Aman efendim, bal ekmekle yenmez ise, insanın içini sıyırır, demiş.
Nasreddin Hoca hiç ses çıkarmadan balı bitirmiş ve :
-Kimin içinin sıyrıldığını Allah biliyor, demiş.
Nasrettin hoca bir gün yolun kenarında kedisini yıkıyomuş.
Yoldan geçen arkadaşı hocaya:
-Hocam kediyi yıkama ölür demiş.
Hoca aldırış etmemiş ve yıkamış.
Arkadaşı dönüşte hocayı tekrar yolun kenarında görmüş.Kedi ölmüştü.
Adam:
-Hocam ben size kediyi yıkamayın ölür demedimmi? demiş.
Hoca:
-Ben kediyi yıkarken ölmediki sıkarken öldü demiş.
Hoca ormana gitmiş.
Oturmuş bir dalın üstüne, başlamış kesmeye.
Aşağıdan geçen bir yolcu Hoca'ya seslenmiş:
- Be adam! İnsan oturduğu dalı keser mi? Şimdi düşeceksin.
Hoca adama aldırmamış; işine devam etmiş.
Az sonra dal kırılmış.
Hoca, cumburlop düşmüş.
Düştüğü yerden perişan seslenmiş:
-Düşeceğimi bildin ne zaman öleceğimi de söyle bari.